FAKO (fakoemülsifikasyon) Ameliyatı

Türkiye’de ve dünyada görme engelliliğine neden olan en yaygın göz hastalıklarından birisi katarakttır ve tedavi amacıyla yaygın olarak uygulanan katarakt cerrahisi sayılarında giderek belirgin bir artış yaşanmaktadır (Baltussen vd., 2004; Wang vd., 2016). Bu durum katarakt cerrahisine yönelik sunulan hizmetlerin kalitesi ve maliyetine olan ilgiyi artırmaktadır (American Ophthalmology Academy, 2013)Katarakt, yaşlı bireylerde göz lensinin şeffaflığını kaybederek opaklaşmasıyla, sisli görme, yakını ve uzağı görememe, bulanık görme ve görme probleminin gözlükle düzeltilememesi semptomlarını içeren göz hastalığıdır.. Günümüzde kataraktın tedavisi FAKO (fakoemülsifikasyon) cerrahisidir. Katarakt, lensin opaklaşma durumuna göre hastalarda görme keskinliğini azalmasına neden olur. Buna bağlı olarak yakın veya uzak görme değişik derecede bozulur. Aynı zamanda ışık yansımalarından da şikayetçi olan hastalar günlük aktiviteleri etkilenir ve yaşam kalitesi bozulmaya başlar. (Hatipoğlu 2019)

Fako Ameliyatı Nedir?

FAKO, lokal damla anestezi yöntemiyle yapılan en yaygın katarakt cerrahi operasyon türlerinden biridir.  Bu yöntemde operasyon göz lensine erişen küçük bir kesiyle gerçekleşmektedir. Operasyon öncesinde göz bebeğini dilate etmek, sterilizasyonu korumak  ve lokal anestezi sağlamak amacıyla 3 adet göz damlası damlatılmaktadır. Katarakt tedavisi, mikrocerrahi gerektiren çok önemli bir ameliyattır. Ameliyatın başarısı, hekimin tecrübesi, ameliyat öncesinde yapılan tetkiklerin doğruluğu, servisin steril olması ameliyat sonrası göz damlalarının 1 ay düzenli kullanılmasıyla doğru orantılıdır.

Fako Ameliyatı Nasıl Gerçekleştirilir?

Öncelikle FAKO operasyonunda doğal merceğin ön kabuğu soyulur. Sonrasında ultrasonik dalga gücü ile çalışan FAKO cihazı 2.2 mm çapındaki bir tünelden göz içine sokulur. Şeffaflığını yitiren lens, parçacıklara ayrılarak göz içinden çıkartılır. Merceğin içi tamamen temizlenir Sonrasında arka kapsül kesesi içine çıkarılan mercek yerine gözün ihtiyacını karşılayacak yeterlilikte yeni bir mercek yerleştirmesi işlemi yapılır.  Kesi yerlerini şişirerek ve göz içine antibiyotik uygulayarak operasyon sonlandırılır.

FAKO CİHAZI ÖZELLİKLERİ

Fakoemülsifikasyon cihazı (veya kısaca fako cihazı), göz cerrahisinde kullanılan bir alettir. Özellikleri şunları içerebilir:

  1. Ultrasonik Güç: Fakoemülsifikasyon, ultrasonik titreşimler kullanarak kataraktı parçalayan bir tekniktir. Bu yüzden fako cihazları, yüksek frekanslı ultrasonik güç üretebilirler.
  2. Emülsifikasyon Özelliği: Fako cihazları, ultrasonik titreşimlerle kataraktı küçük parçalara ayırabilir ve bu parçaları emülsifiye edebilirler. Bu, kataraktın cerrahi olarak çıkarılmasını kolaylaştırır.
  3. İrrigasyon ve Aspirasyon Sistemi: Cihazlar, göz içinde sıvıyı dengelerken aynı zamanda doku parçacıklarını da aspire edebilirler. Bu, operasyonun temiz ve düzenli bir şekilde ilerlemesini sağlar.
  4. Mikrocerrahi Özellikler: Fako cihazları genellikle mikrocerrahi tekniklere uygun olarak tasarlanır. Bu da cerrahın hassas işlemleri yapabilmesini sağlar.
  5. Vakum Kontrolü: Cihazlar, aspire edilen sıvı ve doku miktarını hassas bir şekilde kontrol edebilirler. Bu, cerrahın işlem sırasında doğru vakum seviyelerini kullanmasını sağlar.
  6. İyileşme ve Güvenlik Özellikleri: Modern fako cihazları, cerrahın operasyon sırasında ve sonrasında hastanın göz sağlığını korumak için çeşitli güvenlik özelliklerine sahiptirler. Örneğin, sıvı basıncını kontrol edebilir, titreşim seviyelerini ayarlayabilir ve otomatik olarak belirli adımları gerçekleştirebilirler.
  7. Ergonomik Tasarım: Cihazlar, cerrahın konforunu artırmak ve uzun süreli operasyonlarda yorgunluğu azaltmak için ergonomik olarak tasarlanır. Bu, cerrahın operasyona odaklanmasını ve etkili bir şekilde çalışmasını sağlar.

Bu özellikler, fako cihazlarının modern cerrahi uygulamalarda katarakt ve diğer göz sorunlarının tedavisinde etkin bir şekilde kullanılmasını sağlar.

Ameliyat Öncesi Süreç:

  1. Hasta Değerlendirmesi: Hastanın genel sağlık durumu, göz durumu ve ameliyat için uygunluğu değerlendirilir. Göz doktoru, hastanın göz numarası, kataraktın durumu, olası komplikasyonlar ve ameliyat sonrası beklentiler hakkında bilgi verir.
  2. Göz Muayenesi ve Ölçümler: Göz doktoru, hastanın göz yapısını, kornea kalınlığını, göz içi basıncını ve diğer önemli parametreleri ölçer. Bu bilgiler, ameliyat için gereken lensin boyutunu ve gücünü belirlemeye yardımcı olur.
  3. Ameliyat Hazırlığı: Ameliyat öncesi dönemde hasta, ameliyatın nasıl yapılacağı, ne tür bir anestezi kullanılacağı ve ameliyat sonrası beklentiler hakkında detaylı bir bilgilendirme alır. Ayrıca, ameliyat öncesinde genellikle gözün damla veya jel ile uyuşturulması gerekebilir.
  4. Kişisel Hazırlıklar: Hasta, ameliyat günü için gerekli tüm hazırlıkları yapar. Bu hazırlıklar arasında ameliyat kıyafeti giymek, makyaj ve takıları çıkarmak, ameliyat sonrası bakım malzemelerini hazırlamak ve gerekirse bir refakatçiyle gelmek bulunabilir.

Ameliyat Sonrası Süreç:

  1. Hasta Gözetimi: Ameliyat sonrası hastanın gözetim altında olması önemlidir. Hasta, ameliyat sonrası ilk birkaç saat göz doktorunun gözetiminde tutulabilir. Bu süreçte gözdeki şişlik, kızarıklık ve görme bulanıklığı izlenir.
  2. İlaç Tedavisi: Ameliyat sonrası dönemde hastaya genellikle göz damlası veya merhem gibi ilaçlar verilir. Bu ilaçlar, enfeksiyon riskini azaltmak, iltihabı önlemek ve gözün iyileşmesini desteklemek amacıyla kullanılır.
  3. İzlem ve Kontrol: Hastanın ameliyat sonrası iyileşme süreci düzenli olarak izlenir ve kontrol edilir. Doktorun verdiği talimatlara uyulması, gözlerin doğru şekilde yıkanması ve koruyucu gözlüklerin kullanılması gibi önlemler alınır.
  4. Göz Rehabilitasyonu: Bazı durumlarda, ameliyat sonrası dönemde göz rehabilitasyonu gerekebilir. Bu, görme keskinliğini artırmak, göz hareketlerini düzenlemek ve göz yorgunluğunu azaltmak için yapılan egzersizler ve tedavileri içerebilir.

     

    Bu süreçler, genel olarak göz ameliyatlarının işleyişini ve hasta bakımını kapsar. Ancak, her hasta ve her ameliyat için özelleştirilmiş bir plan ve takip gerekebilir. Bu nedenle, göz doktorunun önerileri ve talimatları her zaman en önemli kaynak olacaktır.

Göz ameliyatlarından taburculuk süreci,

 Hastanın genel sağlık durumu, ameliyatın türü ve hastanın iyileşme hızı gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Ancak genel olarak göz ameliyatlarından taburculuk süreci şu adımları içerebilir:

  1. Hasta Gözetimi: Ameliyat sonrası gözetim altında olan hasta, doktorun belirlediği süre boyunca hastanede veya klinikte kalır. Bu süreçte gözün durumu düzenli olarak izlenir, ameliyat sonrası komplikasyonların erken teşhisi için gözetim yapılır.
  2. Taburculuk Değerlendirmesi: Doktor, hastanın ameliyat sonrası durumunu değerlendirir ve taburcu olup olamayacağına karar verir. Bu değerlendirme gözdeki şişlik, kızarıklık, görme keskinliği ve diğer belirtiler üzerinden yapılır.
  3. Taburculuk Öncesi Talimatlar: Hastaya, taburcu edilmeden önce evde yapması gerekenler konusunda detaylı talimatlar verilir. Bu talimatlar genellikle ilaç kullanımı, göz hijyeni, koruyucu gözlük kullanımı ve takip randevuları gibi konuları içerir.
  4. İlaç Tedavisi: Ameliyat sonrası dönemde taburcu edilen hastaya genellikle göz damlası veya merhem gibi ilaçlar verilir. Bu ilaçların nasıl kullanılacağı ve hangi sıklıkta kullanılması gerektiği hasta tarafından öğrenilir.
  5. Taburculuk Süreci: Doktorun onayıyla hastanın taburcu edilmesi sağlanır. Hastaya, eve döndükten sonra izlemesi gereken diyet, aktivite düzeni ve diğer önerilerle ilgili bilgi verilir.
  6. Takip Randevuları: Hastanın ameliyat sonrası takip randevuları planlanır. Bu randevular, doktorun gözdeki iyileşmeyi izlemesine, gerekirse ilaç dozlarını ayarlamasına ve hastanın sorularını yanıtlamasına olanak tanır.
  7. Rehabilitasyon ve İyileşme Dönemi: Taburculuktan sonra hastanın evde uygun şekilde dinlenmesi, doktorun önerdiği ilaçları düzenli olarak kullanması ve göz hijyenine dikkat etmesi önemlidir. Gözün tamamen iyileşmesi ve görme keskinliğinin normale dönmesi için bu sürecin doğru şekilde yönetilmesi gerekir.

Her hastanın taburculuk süreci biraz farklılık gösterebilir, bu nedenle doktorun verdiği talimatlara ve tavsiyelere dikkat etmek önemlidir. Ayrıca, ameliyat sonrası herhangi bir sorun veya rahatsızlık durumunda hemen doktora başvurulması gerektiğini de unutmamak gerekir.